Müdafaat Meşrua Halindeki Katl Hadiseleri

Müdafaat Meşrua Halindeki Katl Hadiseler! :


375 - : Nefsi müdafaa maksadiyle olan bir kati, kısası ve diyeti müstelzim olmaz. Şöyle ki: bir kimse kendi üzerine haksız yere kati kas-diyle teşhiri silâh eden mükellef bir gah sı - katilden başka bir suretle def ederek nefsini kurtarmaya kadir olamayacağı müteyakkan olmakla, kati etse hakkında ne kısas, ne diyet, ne de ta'zîr lâzım gelir. Hâdise­nin şehr dahilinde veya haricinde, geceleyin veya gündüzün olması bey­ninde fark koydur.

Fakat sayha veya feryad etdiği takdirde etrafından halk koşarak kendisini kurtaracakları müteyakkan bulunduğu halde böyle yapmaksı­zın katle teşebbüs etmiş bulunursa hakkında katil ahkâmı cereyan eder. Dürer, Mülteka.

376 - : Bir kimse, kendisine teşhiri süâhda bulunan gayri baliğ bir çocuğu veya bir mecnunu âleti cariha ile, yani amden kati etse üzerine diyet lâzım gelir. Matuh da mecnun hükmündedir.

Bu hâdisede İmamı Ebu Yusüfe göre diyet lâzım gelmez. Çünkü o kimse, nefsini kurtarmak için onu kati etmedir. Buna cevaben deniliyor ki, bunların bu teşhiri silâhı, hürmetle muttasıf değildir. Artık bu, bir bağı ve tecavüz sayılmaz, bununla ismet sakıt olmaz. Zira bunda sahib bir ihtiyar yokdur. Bundan dolayıdır ki, çocuğun veya mecnunun birisi­ni öldürmesinden dolayı hakkında kısas icab etmez, yalnız diyet lâzım gelir, Müiteka, Bahri Raik.

377 - : Bir kimse kendisine mücerred teşhiri silâh etdikten son­ra dönüb giden bir şahsı arkasından yetişerek kati etse hakkında katil ahkâmı carî olur. Binaenaleyh o şahsı âleti cariha ile kati etmiş olunca hakkında kısas icra edilir. Hindiyye.

378 - : Müdafaai mal maksadiyle olan bir katil de kısası ve diyeti müatelzim olmaz. Şöyle ki : bir kimse, kendisinin en az on dirhem gü­müş kıymetinde bir malını elinden haksız yere cebren almak isteyen bir şahsı -- katilden başka bir suretle mena' muktedir olamıyacağı cihetle kati etse hakkında katil "ahkâmı cereyan etmez.

Kezalik : bir kimse, gece vakti hanesine girerek bazı emvalini galıb giden bir şahsı, arkasından takib ile o mallan katilden başka bir veçhile elinden almaya kadir olmamakla - kati etse kendisine bir şey lâzım gelmez.

Fakat böyle gasb veya sirkat edilen bir malın - başka bir suretle meselâ : sayha etmek tarikiyle - istirdadı mümkün iken o surete te­vessül edihniyerek kati cihetine gidilmesi, mesuliyeti müstelzim olur. Binaenaleyh kati hâdisesi, âleti cariha ile yapılmış ise katil üzerine kı­sas, âleti gayri cariha ile yapılmış ise diyet lâzım gelir. Dürer Mülteka, Reddi Muhtar.

379 - : Irz ve namusu müdafaa maksadiyle yapılan bir kat!, me­suliyeti cezaiyyeyi müstelzim olmaz. Şöyle ki bir kimse, kendisine, ceb­ren zina veya livate fezahatinde bulunmak isteyen bir mütecavizi - Öl-dürmekden başka bir tarik ile def edemiyeceği cihetle - kati etse hak­kında katil ahkâmı carî olmaz.

Kezalik : bir kimse, kendi zevcesi veya kız kardeşi gibi mahrem­lerinden birini bir şahıs ile birrıza gayri meşru mukarenetde bulunurken görüb de feveranı gazabla bunları hemen kati etse hakkında bir şey lâ­zım gelmez. Ankaravî.

380 - : Bir kimse, kendi hanesi içinde Öldürdüğü şahıs hakkında, kendi mahremlerinden .biriyle zina ederken görüb feveranı gazabla öldür­düğünü, yahut sirkat kasdiyle hanesine girdiğinden başka suretle defa muktedir olamadığı cihetle kati etdiğini iddia etse bakılır : Eğer o şa­hıs, hayatında o yolda şuiahval ile maruf olub da zahiri hal, iddiai vakii müeyyid bulunursa katil, bilâ beyyine yeminiyle tasdik olunarak taar­ruzdan kurtulur. Böyle olmadığı takdirde ise mücerred iddiası, kendisini mesuliyetden kurtaramaz. Ankaravî, Mîyari Adalet.

«(Einımei selâseye göre de bir kimsenin canına, malına veya ırzına tecavüz etmek isteyib men ve tardı başka suretle kabil olmayan bir in­san, muharib demek olduğundan katli caiz, zamanı gayri mucibdir.)

(Zahirîlere göre de müdafai. nefs uğrunda kati, zamanı müstel­zim değildir. Kezalik: bir şahıs, hırsız olsun olmasın bir kimsenin ma­lını zulmen almaya kıyam edince bakılır: O kimse, bu şahsı tard ve men'e kadir ise öldüremez, Öldürür ise hakkında kısas lâzım gelir. Fakat tard ve men'e kadir olmayıb biraz tevakkuf edince malını elinden abb gideceği anlaşılırsa katli caiz olur. Çünkü bu da bir müdafaai nefs de-mekdir. Elmuhaîlâ.)

Şunu da ilâve edelim ki : insan için çanını, namusunu, malını mü­dafaa etmek bir vecibedir. Bu uğurda hayatını feda eden bir mü'min, ahıret ahkâmı itibariyle şehid sayılır.

Resuli Ekrem, sallâllahü tealâ aleyhi vesellem Efendimiz bir gür ashabı kirammdan bir zümreye hitaben «Siz aranızda kimleri şehid sa yarsınız?.» diye sormuş, onlar da «Allah yolunda kati edilenleri şehid sayarız» demişler. Nebiyyi zîşan efendimiz. «O halde ümmetimin şehid' leri az demekdir» buyurmuş. O zümrei âiiye de «öyle iae Yâ Resulâllah!. Şüheda kimlerdir? » diye sormuşlar. Peygamberi âlîşan efendimiz de

şöyle buyurmuştur :

Yani : müsîümanlardan her kim malını muhafaza uğrunda öldürül-se şelıiddir, her kim nefsini müdafaa yolunda öldürülse şehiddir, her kim dinine yardım uğrunda öldürülse şehiddir, ve her kim ehlinin, mese­lâ : zevcesinin veya sair bir karibinin namsunu korumak yolunda öldürül­se şehiddir.

Velhâsıl bu hususlarda müdafaaya mecbur kahb vaki olan tecavü­zü başka suretle defa muktedir bulunmayan kimsenin öldüreceği mü­tecaviz şahsın kanı ise hederdir, kendisi de indallah mesuldür. Elcamiüs-sagîr, Feyzul'kadîr. [43]