Talâkda Şartların Teaddüd Ve Tekerrürü
Talâkda Şartların Teaddüd Ve Tekerrürü :
190 - : Talâk, iki şarta bir atıf edatiîe talik olundukda bakılır : Eğer ikinci şart, nikâh halinde tahakkuk ederse talâk vaki olur. Ve-levki birinci şart, mülki nikâhda vaki olmasın. Amma ikinci şart, nikâhın devamı halinde tahakkuk etmezse talâk vaki olmaz. Velev ki birinci şart, mülki nikâhda, yani nikâhın devamı halinde vaki olsun. Çünkü yeminde hanis olmak haletinde mülki nikâhın, yani zevciyetin kıyamı şart dır.
Meselâ : Bir kimse, zevcesine hitaben «Kardeşinin hanesine gidersen ve amcamn hanesine gidersen benden boş ol» diye yemin etdikden sonra zevcesi nikâh veya iddet halinde bu iki haneye gitse talâk vaki olacağı gibi derhal tatlik olumıb da iddetden sonra kardeşinin hanesine ve tecdidi nikâhdan sonra da amcasının hanesine gitse yine talâk vaki olur.
Fakat bu hanelerden yalnız birisine gitse, yahut evvelâ kardeşinin hanesine gidip de badehu boşanarak iddet nihayet buldukdan sonra amcasının dahi hanesine gitse talâk vaki olmaz, «Kardeşinin ve amcalarının hanelerine gider isen» denildiği takdirde de hüküm, böyledir. Çünkü bu hususda edatı şartın tekerrürü ve ademi tekerrürü müsavidir. Şu kadar var ki, o kimse bu iki şarttan birile talâkın vukuuna niyyet ederse niy-yeü sahih olub her iki şartın tahakkukuna lüzum kalmaz. Roddül'muh-tar.
191 - : Talâkın ta'İİk edildiği şart, atifsiz olarak tekerrür eder ve ikinci şart, âdete nazaran evvelki şarta müteretüb bulunmaz ve ceza şart-dan evvel veya sonra zikr olunursa talâkın vukuu için evvelâ son şartın tahakkuku icab eder. Amma bu şerait mevcut olmadığı takdirde her şart, kendi mevziinde bulunur. Yani: zikr olunduğu tertib üzere tahakkuku icab edip son şart, mukadem itibar olunmaz.
Meselâ: Bir kimse "yemek yersem, elbisemi giyinirsem zevcem boş olsun" diye yemin etse "Elbisemi giyinip yemek yersem" demiş sayılır. Binaenaleyh evvelâ elbisesini giyinip de badehu yemek yemedikçe talâk
vaki olmaz.
Nitekim "Tezevvüc edeceğim herhangi kadın fülân ile konuşursam benden boş olsun" diye yapılan bir yemin de "Fülân ile konuşursam tezevvüc edeceğim herhangi kadın boş olsun" takdirindedir.
192 - : Ceza, iki şart arasında zikr olunursa her iki şartın mülki
nikâhda, vu.kuu icab eder.
Meselâ: Bir kimse zevcesine "Şu haneye girersenboş ol kardeşinle konuşur isen" dedikden sonra zevcesi, nikâh veya iddet halinde o haneye girer ve kardeşile konuşur ise talâk vaki olur. Amma müneccezen^ şarta talik edilmeyib derhal tatlik edilib de iddet nihayet bulduktan sonra o haneye girib kardeşile konuşmasile talâk vaki olmıyacağı gibi daha nikâh mevcud iken haneye girib de badehu tatlik olunarak iddeti nihabet buldukdan sonra kardeşile konuşduğu takdirde bu talâk tahakkuk etmez. Hindiyye, Dürri Muhtar,Bedayî. [10]
190 - : Talâk, iki şarta bir atıf edatiîe talik olundukda bakılır : Eğer ikinci şart, nikâh halinde tahakkuk ederse talâk vaki olur. Ve-levki birinci şart, mülki nikâhda vaki olmasın. Amma ikinci şart, nikâhın devamı halinde tahakkuk etmezse talâk vaki olmaz. Velev ki birinci şart, mülki nikâhda, yani nikâhın devamı halinde vaki olsun. Çünkü yeminde hanis olmak haletinde mülki nikâhın, yani zevciyetin kıyamı şart dır.
Meselâ : Bir kimse, zevcesine hitaben «Kardeşinin hanesine gidersen ve amcamn hanesine gidersen benden boş ol» diye yemin etdikden sonra zevcesi nikâh veya iddet halinde bu iki haneye gitse talâk vaki olacağı gibi derhal tatlik olumıb da iddetden sonra kardeşinin hanesine ve tecdidi nikâhdan sonra da amcasının hanesine gitse yine talâk vaki olur.
Fakat bu hanelerden yalnız birisine gitse, yahut evvelâ kardeşinin hanesine gidip de badehu boşanarak iddet nihayet buldukdan sonra amcasının dahi hanesine gitse talâk vaki olmaz, «Kardeşinin ve amcalarının hanelerine gider isen» denildiği takdirde de hüküm, böyledir. Çünkü bu hususda edatı şartın tekerrürü ve ademi tekerrürü müsavidir. Şu kadar var ki, o kimse bu iki şarttan birile talâkın vukuuna niyyet ederse niy-yeü sahih olub her iki şartın tahakkukuna lüzum kalmaz. Roddül'muh-tar.
191 - : Talâkın ta'İİk edildiği şart, atifsiz olarak tekerrür eder ve ikinci şart, âdete nazaran evvelki şarta müteretüb bulunmaz ve ceza şart-dan evvel veya sonra zikr olunursa talâkın vukuu için evvelâ son şartın tahakkuku icab eder. Amma bu şerait mevcut olmadığı takdirde her şart, kendi mevziinde bulunur. Yani: zikr olunduğu tertib üzere tahakkuku icab edip son şart, mukadem itibar olunmaz.
Meselâ: Bir kimse "yemek yersem, elbisemi giyinirsem zevcem boş olsun" diye yemin etse "Elbisemi giyinip yemek yersem" demiş sayılır. Binaenaleyh evvelâ elbisesini giyinip de badehu yemek yemedikçe talâk
vaki olmaz.
Nitekim "Tezevvüc edeceğim herhangi kadın fülân ile konuşursam benden boş olsun" diye yapılan bir yemin de "Fülân ile konuşursam tezevvüc edeceğim herhangi kadın boş olsun" takdirindedir.
192 - : Ceza, iki şart arasında zikr olunursa her iki şartın mülki
nikâhda, vu.kuu icab eder.
Meselâ: Bir kimse zevcesine "Şu haneye girersenboş ol kardeşinle konuşur isen" dedikden sonra zevcesi, nikâh veya iddet halinde o haneye girer ve kardeşile konuşur ise talâk vaki olur. Amma müneccezen^ şarta talik edilmeyib derhal tatlik edilib de iddet nihayet bulduktan sonra o haneye girib kardeşile konuşmasile talâk vaki olmıyacağı gibi daha nikâh mevcud iken haneye girib de badehu tatlik olunarak iddeti nihabet buldukdan sonra kardeşile konuşduğu takdirde bu talâk tahakkuk etmez. Hindiyye, Dürri Muhtar,Bedayî. [10]
Konular
- Mecellenin Kaldırılması
- Akidlerde İtibar Maksad ve Mânâyadır; Elfaz ve Mebâniye Değildir.
- Yakın Şüphe İle Zail Olmaz.
- Bir Şeyin Bulunduğu Hal Üzere Kalması Asıldır.
- Kadîm Kıdemi Üzere Terk Olunur
- Zarar Kadîm Olmaz
- Beraati Zimmet Asıldır
- Arızî Sıfatlarda Aslolan Ademdir
- Bir Zamanda Sabit Olan Şey..
- Yeni Meydana Gelen Bir Olayın ..
- Kelâmda Aslolan Mânâ-yı Hakîkîdir
- Sarahat Karşısında Delâlete İtibar Yoktur
- Mevrid-i Nasda İçtihada Mesağ Yoktur
- Kıyasa Aykırı Olarak Sabit Olan Şey ..
- İctihadla İctihad Nakz Olunmaz
- Meşakkat Kolaylığı Celbeder
- Bir İş Daralınca Genişlemeye Yüz Tutar
- Zarar Ve Mukabele-i Bizzarar Yoktur
- Zarar İzâle Olunur
- Zaruretler Mahzurlu Şeyleri Mubah Kılar
- Zaruretler Kendi Miktarınca Takdir Olunur
- Bir Özür İçin Caiz Olan Şey ..
- Mâni' Zail Oldukta Memnît Avdet Eder
- Bir Zarar Kendi Misliyle İzale Olunmaz
- Zararı Âmmı Defi' İçin Zararı Hass İhtiyar Olunur
- Madde 21 = Geçersiz sebeple yapılan feshin sonuçları
- İSLAM VE MODERN HUKUK KARŞILAŞTIRILMASIYLA CEZA HUKUKUNA VE KISASA KISA BİR BAKIŞ
- İSLAM'DA İNSAN HAKLARI
- OSMANLI'DA MECELLE VE FRANSIZ MEDENİ KANUNUNU TARTIŞMALARI
- DÜNYADA HUKUK EĞİTİMİ VE AVUKATLIK STAJI