Mehri Misli Îcab Eden Haller
Mehri Misli Îcab Eden Haller :
449 - : Bir akdi sahih esnasında mehr tesmiye edilmeyip sükût edildiği veya mehr sarahaten nefy edilerek bilâ mehr nikâh akd olunduğu takdirde badeFakd zevç ile zevceden biri vefat eder veya aralarında tekarrüb ve halveti sahihe bulunur ise mehri misi lârjn gelir.
Mehrin tesmiye edilmemesi, akdin fesadını icab etmez. Çünkü nikâh, bir akdi izdivacdır ki, zevceyn ile tamam olur, yani : Onların icab ve kabulile husule geiir. Mehr ise nikâhın rüknü olmadığı cihetle akdi nikâhın inikadı ve sıhhati, mehr tesmiyesine mütevakkıf bulunmaz.
Binaenaleyh mehr tesmiye edilmemesi gayri muteberdir, mehri nefy de lâğvdır. Bu halde zevç vefat ederse zevce, mehri mislini terikesinden alır, zevce vefat ederse mehri mislini varisleri zevcinden mütalebe eder.
Tekarrüb veya halveti sahihadan sonra talâk veya ademi kefaet gibi bir sebeple iftirak vukuu takdirinde de mezkûr mehr, zevcden alınır.
450 - : Akdi sahihte mehrin tesmiyesi fâsil olduğu takdirde de zevç ile zevceden, biri vefat edince veya tekarrüb veya halveti sahiha vuku bulunca mehri misi, lâzım gelir.
Tesmiyenin fesadı, ya mehrin cinsen meçhul olması veya gayrî mü-tekavvim bulunması veya mehr olmaya salih bir şey mehr tesmiye edildiği halde mehr olmaya gayri salih bir şeye işaret olunması halinde tahakkuk eder. «Şu bir küp sirke» denildiği halde onun hamr zuhur etmesi gibi. Nitekim bunlara yukarıda da işaret olunmuştur.
451 - : Bir kimse, müteehhil değilse: On bin ve müteehhil ise yirmi bin kuruş mehr üe.bır kadını tezevvüc etse birinci şart, muteberdir. İkinci "şart ile fâsiddir.
Binaenaleyh müteehhil değilse kadının mehri on bin kuruş oîur. Fakat müteehhil ise on bin kuruştan dûn, yirmi bin kuruştan fazla olmamak üzere mehri misi, lâzım gelir. Şu kadar var ki, bu kadın, kablet-tekarrüb boşanırsa yalnız on bin kuruşun yarısına müstahik olur.
452 - : Bir kimse, bir kadını beldesinde iskân ederse meselâ on bin, beldesinden çıkarırsa yirmi bin kuruş üzerine tezevvüc etse birinci şart sahih, ikinci san fâsid olur. Binâenaleyh yukarıdaki mesele hükmü bunda da cereyan eder.
453 - : Bir kimse, bir kadım diğer refikasını boşarsa beş bin, bo-
şamazsa on bin kuruş mehr ile tezevvüc etse birinci şart fâsid olur. Çünkti bu surette müneccez ola», ademi talâktır.
Binaenaleyh şart tahakkuk ederse mehri müsemmadan, yani beş bin kuruş noksan olmamak üzere mehri misi, lâzım geür. Amma tahakkuk etmez ise tesmiye olunan on bin kuruş icab eder. Bahri Raik.
454 - : Bir kadın, kendisini veya ahar bir şahsı alacağından ibra etmek üzere bir kimse ile evlense beraet sabit ve sıehri misi, lâzım olur. - Çünkü bu ibra, mehr değildir, sahih bir nikâh ise mehrden hâii Olamaz. -
455 - : Nikâh akdinde mehri müsemma ile beraber mal olmayan bir şey, meselâ: On bin kuruş ile beldesinden çıkarmamak şart edildikten sonra kablettekarrüb talâk vaki olsa >*inız müsemmanın yarısı lâzım gelip şart sakıt olur. Çünkü tekarrübden evvel talâk ile mehri misi, sabit olamayacağından bu halde mehri misle itibar olunamaz. Nitekim müsemma ile beraber bir meçhul şey şart edildiği surette de hüküm böyledir.
456 - : Bir kadın, bir mikdar mehr ile tezevvüc edilmekle beraber zevcine bir kat elbise vermesi şart edilse tesmiye olunan mehr, elbise ile o kadının mehri misline taksim olunur. Elbiseye isabet eden, elbisenin bedeli olup mütebakisi de kadının mehri olmuş olur, Hindiyye.
457 - : Bikr olmak üzere bir miktar mehr ile tezevvüc edilen bir kadının hini tekarriibde bikr olmadığı tebeyyün etse de yine tesmiye olunan mehrin tamamı lâzım gelir. Çünkü bekâret, düşmek, sıçramak gibi muhtelif sebepler ile zail olabileceğinden kadının hali, salâha hami olunur. Fakat birk olmak üzere mehri mislinden ziyade bir mehr tesmiyemle tezevvüc edilmiş olduğu takdirde ziyade, vacib olmaz. Ankaravî.
458 - : Fâsid bir nikâhda tesmiye edilen mehr ile mehri mils nazara alınır. Şöyle ki : Akdi fasidde tekarrübden sonra iftirak vukuunda bakılır, eğer akd âmnda mehr tesmiye edilmiş ise bu mehri müsemma ile mehri ,mislden ekalii lâzım gelir. Ve mehr tesmiye edilmemiş veya meçhul olmak gibi bir sebeple fâsid bulunmuş ise baliğen mâ beleğ mehri misi, icab eder. Amma, tekarrübden evvel iftirak veya vefat vuku bulursa asla mehr lâzım gelmez, velev ki bilâ mani halvet vuku bulmuş olsun. Çünkü fesadı akd, tekarrübün hürmetini müstelzim olduğundan nikâhı fâsidde alelıtlak halvetler, tekarrüb makamına kaim olamaz.
Akdi fâsidde iftirak tan evvel defeat ile tekarrüb vuku bulsa dahi şüphei mülke binaen bir mehr lâzım gelir. Fethül'kadîr.
459 - : Bir kimse, akdi fâsid ile tezevvüc ettiği kadını tekarrüb ve iftirâktan sonra iddeti içinde nikâhı sahih ile tezevvüc etse de badehu tekarrüb etmeksizin tatlik eylese ikinci nikâhtan dolayı tam bit mehr lâzım gelir ve müstakil iddet vacib olur. Mecmaun'nehr.
460 - : Bâtıl nikâhlardan dolayı icab edecek mehrlerde baliğen mâ beleğ birer mehri mislden ibarettir. Bâtıl nikâhların hükmüne müracaat!...
461 - : Nikâhı sigardan dolayı da mehri misi, lâzım gelir. Meselâ : îki kimse, velayetleri altında1 bulunan kız kardeşlerini bîri
birine mukabil mehr olmak üzere yekdiğerine tezvic etseler nikâh sahih olub mehr olmaya gayri salih bir şey mehr tesmiye edilmesine binaen mehri misi, lâzım gelir.
« (Nikâhı sigar, Şafiflerce fasiddir. Mâlikîlerden bazı zevata göre fâsid, diğer bazı zevata göre de sahihtir. Zahiriyye mezhebine göre ise haram olup ebediyyen feshe mahkûmdur, bununla nafaka, miras, mehr, ıddet gibi nikâh ahkâmı sabit olmaz. Bu nikâha bile bile teşebbüs ederek tekarrübde bulunan zevç veya zevce had cezasına müstahik olur. Ve zevç bunun hürmetine vâkıf bulunmuş ise bu tekarrübile neseb sabit olmaz. Ve iîlâ sabit olur. Btmuhallâ.) [62]
449 - : Bir akdi sahih esnasında mehr tesmiye edilmeyip sükût edildiği veya mehr sarahaten nefy edilerek bilâ mehr nikâh akd olunduğu takdirde badeFakd zevç ile zevceden biri vefat eder veya aralarında tekarrüb ve halveti sahihe bulunur ise mehri misi lârjn gelir.
Mehrin tesmiye edilmemesi, akdin fesadını icab etmez. Çünkü nikâh, bir akdi izdivacdır ki, zevceyn ile tamam olur, yani : Onların icab ve kabulile husule geiir. Mehr ise nikâhın rüknü olmadığı cihetle akdi nikâhın inikadı ve sıhhati, mehr tesmiyesine mütevakkıf bulunmaz.
Binaenaleyh mehr tesmiye edilmemesi gayri muteberdir, mehri nefy de lâğvdır. Bu halde zevç vefat ederse zevce, mehri mislini terikesinden alır, zevce vefat ederse mehri mislini varisleri zevcinden mütalebe eder.
Tekarrüb veya halveti sahihadan sonra talâk veya ademi kefaet gibi bir sebeple iftirak vukuu takdirinde de mezkûr mehr, zevcden alınır.
450 - : Akdi sahihte mehrin tesmiyesi fâsil olduğu takdirde de zevç ile zevceden, biri vefat edince veya tekarrüb veya halveti sahiha vuku bulunca mehri misi, lâzım gelir.
Tesmiyenin fesadı, ya mehrin cinsen meçhul olması veya gayrî mü-tekavvim bulunması veya mehr olmaya salih bir şey mehr tesmiye edildiği halde mehr olmaya gayri salih bir şeye işaret olunması halinde tahakkuk eder. «Şu bir küp sirke» denildiği halde onun hamr zuhur etmesi gibi. Nitekim bunlara yukarıda da işaret olunmuştur.
451 - : Bir kimse, müteehhil değilse: On bin ve müteehhil ise yirmi bin kuruş mehr üe.bır kadını tezevvüc etse birinci şart, muteberdir. İkinci "şart ile fâsiddir.
Binaenaleyh müteehhil değilse kadının mehri on bin kuruş oîur. Fakat müteehhil ise on bin kuruştan dûn, yirmi bin kuruştan fazla olmamak üzere mehri misi, lâzım gelir. Şu kadar var ki, bu kadın, kablet-tekarrüb boşanırsa yalnız on bin kuruşun yarısına müstahik olur.
452 - : Bir kimse, bir kadını beldesinde iskân ederse meselâ on bin, beldesinden çıkarırsa yirmi bin kuruş üzerine tezevvüc etse birinci şart sahih, ikinci san fâsid olur. Binâenaleyh yukarıdaki mesele hükmü bunda da cereyan eder.
453 - : Bir kimse, bir kadım diğer refikasını boşarsa beş bin, bo-
şamazsa on bin kuruş mehr ile tezevvüc etse birinci şart fâsid olur. Çünkti bu surette müneccez ola», ademi talâktır.
Binaenaleyh şart tahakkuk ederse mehri müsemmadan, yani beş bin kuruş noksan olmamak üzere mehri misi, lâzım geür. Amma tahakkuk etmez ise tesmiye olunan on bin kuruş icab eder. Bahri Raik.
454 - : Bir kadın, kendisini veya ahar bir şahsı alacağından ibra etmek üzere bir kimse ile evlense beraet sabit ve sıehri misi, lâzım olur. - Çünkü bu ibra, mehr değildir, sahih bir nikâh ise mehrden hâii Olamaz. -
455 - : Nikâh akdinde mehri müsemma ile beraber mal olmayan bir şey, meselâ: On bin kuruş ile beldesinden çıkarmamak şart edildikten sonra kablettekarrüb talâk vaki olsa >*inız müsemmanın yarısı lâzım gelip şart sakıt olur. Çünkü tekarrübden evvel talâk ile mehri misi, sabit olamayacağından bu halde mehri misle itibar olunamaz. Nitekim müsemma ile beraber bir meçhul şey şart edildiği surette de hüküm böyledir.
456 - : Bir kadın, bir mikdar mehr ile tezevvüc edilmekle beraber zevcine bir kat elbise vermesi şart edilse tesmiye olunan mehr, elbise ile o kadının mehri misline taksim olunur. Elbiseye isabet eden, elbisenin bedeli olup mütebakisi de kadının mehri olmuş olur, Hindiyye.
457 - : Bikr olmak üzere bir miktar mehr ile tezevvüc edilen bir kadının hini tekarriibde bikr olmadığı tebeyyün etse de yine tesmiye olunan mehrin tamamı lâzım gelir. Çünkü bekâret, düşmek, sıçramak gibi muhtelif sebepler ile zail olabileceğinden kadının hali, salâha hami olunur. Fakat birk olmak üzere mehri mislinden ziyade bir mehr tesmiyemle tezevvüc edilmiş olduğu takdirde ziyade, vacib olmaz. Ankaravî.
458 - : Fâsid bir nikâhda tesmiye edilen mehr ile mehri mils nazara alınır. Şöyle ki : Akdi fasidde tekarrübden sonra iftirak vukuunda bakılır, eğer akd âmnda mehr tesmiye edilmiş ise bu mehri müsemma ile mehri ,mislden ekalii lâzım gelir. Ve mehr tesmiye edilmemiş veya meçhul olmak gibi bir sebeple fâsid bulunmuş ise baliğen mâ beleğ mehri misi, icab eder. Amma, tekarrübden evvel iftirak veya vefat vuku bulursa asla mehr lâzım gelmez, velev ki bilâ mani halvet vuku bulmuş olsun. Çünkü fesadı akd, tekarrübün hürmetini müstelzim olduğundan nikâhı fâsidde alelıtlak halvetler, tekarrüb makamına kaim olamaz.
Akdi fâsidde iftirak tan evvel defeat ile tekarrüb vuku bulsa dahi şüphei mülke binaen bir mehr lâzım gelir. Fethül'kadîr.
459 - : Bir kimse, akdi fâsid ile tezevvüc ettiği kadını tekarrüb ve iftirâktan sonra iddeti içinde nikâhı sahih ile tezevvüc etse de badehu tekarrüb etmeksizin tatlik eylese ikinci nikâhtan dolayı tam bit mehr lâzım gelir ve müstakil iddet vacib olur. Mecmaun'nehr.
460 - : Bâtıl nikâhlardan dolayı icab edecek mehrlerde baliğen mâ beleğ birer mehri mislden ibarettir. Bâtıl nikâhların hükmüne müracaat!...
461 - : Nikâhı sigardan dolayı da mehri misi, lâzım gelir. Meselâ : îki kimse, velayetleri altında1 bulunan kız kardeşlerini bîri
birine mukabil mehr olmak üzere yekdiğerine tezvic etseler nikâh sahih olub mehr olmaya gayri salih bir şey mehr tesmiye edilmesine binaen mehri misi, lâzım gelir.
« (Nikâhı sigar, Şafiflerce fasiddir. Mâlikîlerden bazı zevata göre fâsid, diğer bazı zevata göre de sahihtir. Zahiriyye mezhebine göre ise haram olup ebediyyen feshe mahkûmdur, bununla nafaka, miras, mehr, ıddet gibi nikâh ahkâmı sabit olmaz. Bu nikâha bile bile teşebbüs ederek tekarrübde bulunan zevç veya zevce had cezasına müstahik olur. Ve zevç bunun hürmetine vâkıf bulunmuş ise bu tekarrübile neseb sabit olmaz. Ve iîlâ sabit olur. Btmuhallâ.) [62]
Konular
- Mecellenin Kaldırılması
- Akidlerde İtibar Maksad ve Mânâyadır; Elfaz ve Mebâniye Değildir.
- Yakın Şüphe İle Zail Olmaz.
- Bir Şeyin Bulunduğu Hal Üzere Kalması Asıldır.
- Kadîm Kıdemi Üzere Terk Olunur
- Zarar Kadîm Olmaz
- Beraati Zimmet Asıldır
- Arızî Sıfatlarda Aslolan Ademdir
- Bir Zamanda Sabit Olan Şey..
- Yeni Meydana Gelen Bir Olayın ..
- Kelâmda Aslolan Mânâ-yı Hakîkîdir
- Sarahat Karşısında Delâlete İtibar Yoktur
- Mevrid-i Nasda İçtihada Mesağ Yoktur
- Kıyasa Aykırı Olarak Sabit Olan Şey ..
- İctihadla İctihad Nakz Olunmaz
- Meşakkat Kolaylığı Celbeder
- Bir İş Daralınca Genişlemeye Yüz Tutar
- Zarar Ve Mukabele-i Bizzarar Yoktur
- Zarar İzâle Olunur
- Zaruretler Mahzurlu Şeyleri Mubah Kılar
- Zaruretler Kendi Miktarınca Takdir Olunur
- Bir Özür İçin Caiz Olan Şey ..
- Mâni' Zail Oldukta Memnît Avdet Eder
- Bir Zarar Kendi Misliyle İzale Olunmaz
- Zararı Âmmı Defi' İçin Zararı Hass İhtiyar Olunur
- Madde 21 = Geçersiz sebeple yapılan feshin sonuçları
- İSLAM VE MODERN HUKUK KARŞILAŞTIRILMASIYLA CEZA HUKUKUNA VE KISASA KISA BİR BAKIŞ
- İSLAM'DA İNSAN HAKLARI
- OSMANLI'DA MECELLE VE FRANSIZ MEDENİ KANUNUNU TARTIŞMALARI
- DÜNYADA HUKUK EĞİTİMİ VE AVUKATLIK STAJI