Mehrin Akşamı
Mehrin Akşamı :
365 - : Mehrler, iki tarafın birriza tayin ve tesmiye edib etmemeleri itibarile mehri müsemmâ ve- mehri misi kısımlarına ayrılır. Tesmiye edilen mehrler de tamamen veya kısmen tacil veya tecil edilebileceği cihetle mehri muaccel ve mehri müeccel kısımlarına ayrılır.
Mehrlerin böyle tacil ve te'cili hususundaki şeraite riayet lâzımdır. Kısmen muaccel ve kısmen müeccel olan bir mehrin mecmuu, bir mehri müsemma teşkil eder.
366 - : Bir mehrin kısmen tacili meşrut olduğu halde muaccel mikdar, beyan olunmasa örf ve âdete bakılır. Yani kadının haline ve mehrin mecnun mikdarına nazaran mütearef olan kısmı hakkında mehri muaccel ahkâmı carî olur.
Fakat mehrin tamamen tacili meşrut olduğu takdirde örf ve âdeta bakılmaksızın tamamı muaccel olur. Çünkü sarahat mukabilinde delâlete itibar olunmaz.
367 - : Bir kimse, mehrin kolayına gelecek kısmının peşin, mütebakisini de şu kadar müddet sonra vermek üzere bir kadınla evlense mehrin tamamı o müddete kadar müeccel olmuş olur. Meğer ki, mehrin o kısmını verebilecek bir hale geldiği kadın tarafından isbat edilsin.
368 - : Mehr için tayin olunan ecelin, hasad vakti gibi cehaleti yesîre ile meçhul olması zarar vermez. Kakat zevcin yosun voya yağmur yağması gibi cehaleti fahişe ile meçhul olması caiz değildir. Bu surette te'cil muteber olmayıp mehr, hal olarak varib olur.
369 - : Mehri müeccelde- bir müddet tayin edilmiş olunca hululünden mukadem bu mehri talebe zevcenin hakkı yoktur. Çünkü tecile mu-
vafakat etmekle taleb hakkım iskat etmiştir. Velev ki müddetin hululünden evvel talâk vukubulsun veya zevce vefat etsin.
Fakat zevcin vefatile ecel sakit ve binaenaleyh terikesinden mehrin iâtifası derhal kabil olur. Zira dainin vefatile borç .teaccül etmezse de medyunun vefatile teaccül eder.
370 - : Mehri müeccelde bir müddet tayin edilmemiş isemehr
talâk veya zevceynden birinin vefatı vukuuna kadar müeccel addolunur. Talâkın ric'iyyen vukuile bainen vukuu arasında fark yoktur. Hattâ ric'-iyyen talâktan sonra müracaat vukubulsa da mehr, tekrar teeccül etmez. Binaenaleyh zevce bu suretle teaccül eden mehrini zevci mutallikin-den derhâl talebe müstahik olur.
371 - ; Mehri, misle gelince bu, asidir. Mehr tesmiye edilmediği veya tesmiye fâsid olduğu takdirde mehri misi itası tahakkuk eder. Nitekim ileride beyan olunacaktır.
372 - : Mehri misli tayin için zevcenin babası kabilesinden : yaş, güzellik, mal, belde, ismet, akl, diyanet, bekâret, sütubet, iffet, ilm, edeb, hüsni ahlâk, ademi evlâd gibi evsafta mümasili olan kadınların mehrleri nazarı itibare alınır. Çünkü bir şeyin kıymeti, cinsinin kıymetine müracaatla malûm olur.
373 - : Mümaselet, iki tarafın, yani : mehri tayin olunacak kadın ile mümasili bulunan kadınların akd vaktindeki haiz oldukları vasıflar itibarile araştırılır. Bu vasıfların akidden sonra atması veya zevali, mümaselet husulüne zarar vermez.
374 - : Örfen mütefavit sayılan yaş, yani gençlik ve kocabk - sigar ve kiber, mümaselet husulüne münafidir. Yoksa mutlaka ihtilâfı sin, münafi değildir.
Binaenaleyh yirmi beş yaşındaki bir kadiri, yirmi yaşındaki bir kadına sinnen mümasil olabilir'.
375 - : Bir kadının babası tarafından mümasilleri, alettertib kız kardeşleri, ammeleri, Öz kız kardeşlerinin kızları ve.amcası kızları vesairedir.
376 - : Bir kadının babası cihetinden mümasili bulunmadığı takdirde babasının kabilesine mümasil beldesi ahalisinden emsali kadınlann mehrleri taharri olunur. Validesi cihetinden emsali taharri olunmaz. Meğer ki, validesi de babası kabilesinden olsun.
Kadımn ne babası, ne de beldesi ahalisinden mümasili bulunmadığı takdirde söz, maalyemîn zevcindir. Şayet zevç, mehri misli takdirden imtina ederse mehrin mikdanm tayin ve takdir için keyfiyet hâkime arz olunur.
377 - : Mehri; misli tayin için zevcin hali dahi. nazara alınır. Yani : mehri misli tayin edilecek kadının zevcile emsali olan kadınların zevçleri beyninde mümaselet bulunmasına da dikkat olunur. Çünkü zevcin hal ve şanına nazaran mehrin mikdarı tezyid ve tenkis olunmak âdettir.
378 - : Mehri mislin sübutu için âdil olmak üzere iki erkeğin veya bir erkek ile iki kadının ihbarı ve şahadet lâfzını ityan etmeleri şarttır. Şahitler âdil bulunmadıkları takdirde zevç, yeminile tasdik olunur. înaye, FethüTkadîr, Raddi Muhtar, Hidaye, Dürer.
« (Malikîlere göre de mehrin te'cili caizdir. Fakat te'cil müddeti, malûm olmak lâzımdır. Meçhul olursa, meselâ : mehrin tamamı veya bir kısmı meçhul bir müddetle vöya vefat veya firkat vukuuna kadar kasden te'cil edilirse akdi nikâh, fâsid olur. Duhul vuku bulmuş ise mehri misi lâzım gelir. Fakat mehrin te'cil müddeti bir nisyan neticesi olarak tayin edilmemiş bulunursa beldenin örfüne göre bir müddet tayin edilir.
Mehri misle gelince bunu tayin hususunda zevç gibi bir kimsenin zevcesindeki evsafı haiz bir kadınla ne kadar mehr ile izdivacına rağbet gösterileceği nazara alınarak ona göre mehri misi takdir olunur. Zevcede erkânı dini muhafaza, iffet, siyanet, hissî ve manevî cemal, ve haseb vasıfları nazara alınır. Manevî cemal,, hüsni ahlâktan, haseb de kerem ve mürüvvet gibi babaların mefahirinden sayılan şeylerden ibarettir. Zevcenin haiz. olduğu evsafta mümasili, kabilesi arasında bulunursa bu mümasilin mehri bir mikyas olur. Kız kardeş ve amme gibi. Elmezahi-bül'erbaa.)
(Şafiîlere göre de mehrin tamamen veya kısmen te'cil caizdir. Elverir ki ecel, meçhul olmasın. Şayet meçhul olursa tesmiye edilen mehr, fâsid olub mehri misi lâzım gelir. Meselâ : bir kimse, bir kadım vefatına kadar müeccel olmak üzere şu kadar mehr ile tezevvüc etse bu tesmiye fâsid olub mehri misi lâzım gelir. Bu takdirde mehrin bir kısmı peşin bulunmuş olsa da yine mehri misi icab eder.
Mehri misi ise evvelâ zevcenin babası cihetinden olan kariblerinin, meselâ : alet'tertib öz kız kardeşlerinin, baba bir kız kardeşlerinin, kardeş kızlarının mehrlerine kıyasen tayin olunur. Bunlara nazaran tayini kabil bulunmazsa zevatı erham cihetinden kariblerinin merhlerine itibar olunur. Bunlar da bulunmazsa beldesindeki mümasili olan. kadınların mehrleri nazara alınır, Ve bu mümaselet, cemal, sin bekâret, fesahat gibi vasıflarda aranır. Şayet zevce, kariblerinde bulunmıyan bir sıfat ile temayüz, etmiş bulursa kendi haline lâyık bir mehr takdir olunur. Elmeza-hibül'erbaa.)
(Haribelî mezhebine göre de mehr müeccel olduğu halde müddet tayin edilmese mehr, mevt veya talâk zamanına kadar müeccel olmuş olur, Nehaînin kavli de böyledir. Sevrîye göre ecel, batıl olarak mehr hâlen lâzım gelir. Evzaîye göre duhulden itibaren bir seneye kadar hulul eder. Fakat ecel, Zeydin kudümü veya yağmurun nüzulü gibi bir meçhul müddetten ibaret olursa tesmiye, tmam Ahmede göre sahih olmaz.
Mehri misli takdir ve tayin hususunda ise hem baba, hem de ana cihetinden olan bütün karibler nazara alınabilir. Meselâ: hâkim, mehri misli zevcenin anası, kızkardeşi, annesi ve halası gibi kariblerinin mehrlerine kıyas ile takdir eder. Bu hususda mal, cemal, akl, edeb, sin bekâret, süyubet gibi vasıflara itibar olunur. Elmugnî, Keşşafül'kina', El-mezahibül'erbaa.) [53]
365 - : Mehrler, iki tarafın birriza tayin ve tesmiye edib etmemeleri itibarile mehri müsemmâ ve- mehri misi kısımlarına ayrılır. Tesmiye edilen mehrler de tamamen veya kısmen tacil veya tecil edilebileceği cihetle mehri muaccel ve mehri müeccel kısımlarına ayrılır.
Mehrlerin böyle tacil ve te'cili hususundaki şeraite riayet lâzımdır. Kısmen muaccel ve kısmen müeccel olan bir mehrin mecmuu, bir mehri müsemma teşkil eder.
366 - : Bir mehrin kısmen tacili meşrut olduğu halde muaccel mikdar, beyan olunmasa örf ve âdete bakılır. Yani kadının haline ve mehrin mecnun mikdarına nazaran mütearef olan kısmı hakkında mehri muaccel ahkâmı carî olur.
Fakat mehrin tamamen tacili meşrut olduğu takdirde örf ve âdeta bakılmaksızın tamamı muaccel olur. Çünkü sarahat mukabilinde delâlete itibar olunmaz.
367 - : Bir kimse, mehrin kolayına gelecek kısmının peşin, mütebakisini de şu kadar müddet sonra vermek üzere bir kadınla evlense mehrin tamamı o müddete kadar müeccel olmuş olur. Meğer ki, mehrin o kısmını verebilecek bir hale geldiği kadın tarafından isbat edilsin.
368 - : Mehr için tayin olunan ecelin, hasad vakti gibi cehaleti yesîre ile meçhul olması zarar vermez. Kakat zevcin yosun voya yağmur yağması gibi cehaleti fahişe ile meçhul olması caiz değildir. Bu surette te'cil muteber olmayıp mehr, hal olarak varib olur.
369 - : Mehri müeccelde- bir müddet tayin edilmiş olunca hululünden mukadem bu mehri talebe zevcenin hakkı yoktur. Çünkü tecile mu-
vafakat etmekle taleb hakkım iskat etmiştir. Velev ki müddetin hululünden evvel talâk vukubulsun veya zevce vefat etsin.
Fakat zevcin vefatile ecel sakit ve binaenaleyh terikesinden mehrin iâtifası derhal kabil olur. Zira dainin vefatile borç .teaccül etmezse de medyunun vefatile teaccül eder.
370 - : Mehri müeccelde bir müddet tayin edilmemiş isemehr
talâk veya zevceynden birinin vefatı vukuuna kadar müeccel addolunur. Talâkın ric'iyyen vukuile bainen vukuu arasında fark yoktur. Hattâ ric'-iyyen talâktan sonra müracaat vukubulsa da mehr, tekrar teeccül etmez. Binaenaleyh zevce bu suretle teaccül eden mehrini zevci mutallikin-den derhâl talebe müstahik olur.
371 - ; Mehri, misle gelince bu, asidir. Mehr tesmiye edilmediği veya tesmiye fâsid olduğu takdirde mehri misi itası tahakkuk eder. Nitekim ileride beyan olunacaktır.
372 - : Mehri misli tayin için zevcenin babası kabilesinden : yaş, güzellik, mal, belde, ismet, akl, diyanet, bekâret, sütubet, iffet, ilm, edeb, hüsni ahlâk, ademi evlâd gibi evsafta mümasili olan kadınların mehrleri nazarı itibare alınır. Çünkü bir şeyin kıymeti, cinsinin kıymetine müracaatla malûm olur.
373 - : Mümaselet, iki tarafın, yani : mehri tayin olunacak kadın ile mümasili bulunan kadınların akd vaktindeki haiz oldukları vasıflar itibarile araştırılır. Bu vasıfların akidden sonra atması veya zevali, mümaselet husulüne zarar vermez.
374 - : Örfen mütefavit sayılan yaş, yani gençlik ve kocabk - sigar ve kiber, mümaselet husulüne münafidir. Yoksa mutlaka ihtilâfı sin, münafi değildir.
Binaenaleyh yirmi beş yaşındaki bir kadiri, yirmi yaşındaki bir kadına sinnen mümasil olabilir'.
375 - : Bir kadının babası tarafından mümasilleri, alettertib kız kardeşleri, ammeleri, Öz kız kardeşlerinin kızları ve.amcası kızları vesairedir.
376 - : Bir kadının babası cihetinden mümasili bulunmadığı takdirde babasının kabilesine mümasil beldesi ahalisinden emsali kadınlann mehrleri taharri olunur. Validesi cihetinden emsali taharri olunmaz. Meğer ki, validesi de babası kabilesinden olsun.
Kadımn ne babası, ne de beldesi ahalisinden mümasili bulunmadığı takdirde söz, maalyemîn zevcindir. Şayet zevç, mehri misli takdirden imtina ederse mehrin mikdanm tayin ve takdir için keyfiyet hâkime arz olunur.
377 - : Mehri; misli tayin için zevcin hali dahi. nazara alınır. Yani : mehri misli tayin edilecek kadının zevcile emsali olan kadınların zevçleri beyninde mümaselet bulunmasına da dikkat olunur. Çünkü zevcin hal ve şanına nazaran mehrin mikdarı tezyid ve tenkis olunmak âdettir.
378 - : Mehri mislin sübutu için âdil olmak üzere iki erkeğin veya bir erkek ile iki kadının ihbarı ve şahadet lâfzını ityan etmeleri şarttır. Şahitler âdil bulunmadıkları takdirde zevç, yeminile tasdik olunur. înaye, FethüTkadîr, Raddi Muhtar, Hidaye, Dürer.
« (Malikîlere göre de mehrin te'cili caizdir. Fakat te'cil müddeti, malûm olmak lâzımdır. Meçhul olursa, meselâ : mehrin tamamı veya bir kısmı meçhul bir müddetle vöya vefat veya firkat vukuuna kadar kasden te'cil edilirse akdi nikâh, fâsid olur. Duhul vuku bulmuş ise mehri misi lâzım gelir. Fakat mehrin te'cil müddeti bir nisyan neticesi olarak tayin edilmemiş bulunursa beldenin örfüne göre bir müddet tayin edilir.
Mehri misle gelince bunu tayin hususunda zevç gibi bir kimsenin zevcesindeki evsafı haiz bir kadınla ne kadar mehr ile izdivacına rağbet gösterileceği nazara alınarak ona göre mehri misi takdir olunur. Zevcede erkânı dini muhafaza, iffet, siyanet, hissî ve manevî cemal, ve haseb vasıfları nazara alınır. Manevî cemal,, hüsni ahlâktan, haseb de kerem ve mürüvvet gibi babaların mefahirinden sayılan şeylerden ibarettir. Zevcenin haiz. olduğu evsafta mümasili, kabilesi arasında bulunursa bu mümasilin mehri bir mikyas olur. Kız kardeş ve amme gibi. Elmezahi-bül'erbaa.)
(Şafiîlere göre de mehrin tamamen veya kısmen te'cil caizdir. Elverir ki ecel, meçhul olmasın. Şayet meçhul olursa tesmiye edilen mehr, fâsid olub mehri misi lâzım gelir. Meselâ : bir kimse, bir kadım vefatına kadar müeccel olmak üzere şu kadar mehr ile tezevvüc etse bu tesmiye fâsid olub mehri misi lâzım gelir. Bu takdirde mehrin bir kısmı peşin bulunmuş olsa da yine mehri misi icab eder.
Mehri misi ise evvelâ zevcenin babası cihetinden olan kariblerinin, meselâ : alet'tertib öz kız kardeşlerinin, baba bir kız kardeşlerinin, kardeş kızlarının mehrlerine kıyasen tayin olunur. Bunlara nazaran tayini kabil bulunmazsa zevatı erham cihetinden kariblerinin merhlerine itibar olunur. Bunlar da bulunmazsa beldesindeki mümasili olan. kadınların mehrleri nazara alınır, Ve bu mümaselet, cemal, sin bekâret, fesahat gibi vasıflarda aranır. Şayet zevce, kariblerinde bulunmıyan bir sıfat ile temayüz, etmiş bulursa kendi haline lâyık bir mehr takdir olunur. Elmeza-hibül'erbaa.)
(Haribelî mezhebine göre de mehr müeccel olduğu halde müddet tayin edilmese mehr, mevt veya talâk zamanına kadar müeccel olmuş olur, Nehaînin kavli de böyledir. Sevrîye göre ecel, batıl olarak mehr hâlen lâzım gelir. Evzaîye göre duhulden itibaren bir seneye kadar hulul eder. Fakat ecel, Zeydin kudümü veya yağmurun nüzulü gibi bir meçhul müddetten ibaret olursa tesmiye, tmam Ahmede göre sahih olmaz.
Mehri misli takdir ve tayin hususunda ise hem baba, hem de ana cihetinden olan bütün karibler nazara alınabilir. Meselâ: hâkim, mehri misli zevcenin anası, kızkardeşi, annesi ve halası gibi kariblerinin mehrlerine kıyas ile takdir eder. Bu hususda mal, cemal, akl, edeb, sin bekâret, süyubet gibi vasıflara itibar olunur. Elmugnî, Keşşafül'kina', El-mezahibül'erbaa.) [53]
Konular
- Mecellenin Kaldırılması
- Akidlerde İtibar Maksad ve Mânâyadır; Elfaz ve Mebâniye Değildir.
- Yakın Şüphe İle Zail Olmaz.
- Bir Şeyin Bulunduğu Hal Üzere Kalması Asıldır.
- Kadîm Kıdemi Üzere Terk Olunur
- Zarar Kadîm Olmaz
- Beraati Zimmet Asıldır
- Arızî Sıfatlarda Aslolan Ademdir
- Bir Zamanda Sabit Olan Şey..
- Yeni Meydana Gelen Bir Olayın ..
- Kelâmda Aslolan Mânâ-yı Hakîkîdir
- Sarahat Karşısında Delâlete İtibar Yoktur
- Mevrid-i Nasda İçtihada Mesağ Yoktur
- Kıyasa Aykırı Olarak Sabit Olan Şey ..
- İctihadla İctihad Nakz Olunmaz
- Meşakkat Kolaylığı Celbeder
- Bir İş Daralınca Genişlemeye Yüz Tutar
- Zarar Ve Mukabele-i Bizzarar Yoktur
- Zarar İzâle Olunur
- Zaruretler Mahzurlu Şeyleri Mubah Kılar
- Zaruretler Kendi Miktarınca Takdir Olunur
- Bir Özür İçin Caiz Olan Şey ..
- Mâni' Zail Oldukta Memnît Avdet Eder
- Bir Zarar Kendi Misliyle İzale Olunmaz
- Zararı Âmmı Defi' İçin Zararı Hass İhtiyar Olunur
- Madde 21 = Geçersiz sebeple yapılan feshin sonuçları
- İSLAM VE MODERN HUKUK KARŞILAŞTIRILMASIYLA CEZA HUKUKUNA VE KISASA KISA BİR BAKIŞ
- İSLAM'DA İNSAN HAKLARI
- OSMANLI'DA MECELLE VE FRANSIZ MEDENİ KANUNUNU TARTIŞMALARI
- DÜNYADA HUKUK EĞİTİMİ VE AVUKATLIK STAJI