Nikâhta Velayet Ve Bu Velayetin Mertebeleri :
Nikâhta Velayet Ve Bu Velayetin Mertebeleri :
164 - : Nikâhta velayet carîdir. Bazı kimseler, velayet altında bulunurlar. Bu velayet, ya karabete, ya mülk ile velâye veya hâkimiyete istinat eder. Velayeti haiz olan, yani: başkasının hakkında sözünü tenfize salahiyetli bulunan şahsa «velî» denir. CenıV. evliyadır. Müennesi «ve-îiyye», «veliyyat» dır. Velayet altında bulunan erkeğe «mevlî» kadına da «mevUyye» denilir. Kaza mebhasine de müracaat!
165 - : Nikâhta velayeti haiz olanlar sırasile şunlardır :
(1) : Binefsihî asabattan planlardır. Bunlar, irs ve hacb tertibi üzere şu dört mertebeye ayrılır :
Birinci mertebe : fürû, yani : oğullar ve ilânihaye oğulların oğulları ve bunların erkek torunları.
İkinci mertebe : usul, yani : babalar, babaların ilânihaye babalan, dedeleri.
üçüncü mertebe : Cüz'i eb, yani : ana baba bir erkek kardeşler, baba bir erkek kardeşler ve bunların bu tertip üzere ilânihaye oğullan:
Dördüncü mertebe : Cüz'i ced, yani : ana baba bir amcalar, baba bir amcalar ve bunların bu tertip üzere ilânihaye oğulan.
(2) : Rakabeye mâlik olanlardır. Bunlar, kölelerin ve cariyelerin mâlikleridir. Bunlara dair aşağıda tafsilât verilecektir.
(3) : Velâi ıtaka sahipleridir. Bunlar, azat edilmiş olan kölelerin ve cariyelerin mevlâlarıdır. Veya bu mevlâların asabei nesebiyyeleridir.
(4) : Binefsihî asabattan olmıyan bir kısım kariblerdir. Bunlar; şu tertip üzere bulunurlar : valdeler, kızlar, oğulun kızları, kızın kızları, r.ğulun oğulunun kızları, kızın kızının kızları, ananın anası, öz kız kardeşler, baba bir kız kardeşler, ana bir erkek ve kız kardeşler, sonra bunların evlâdı, daha sonra ammeler, dayılar, teyzeler, daha sonra amca kızları, amme ~ hala kızları.
Bazı zevata göre babanın anası, anadan mukaddemdir, bazı zevata göre de ondan muahhardır.
(5) : Velâi müvalât sahipleridir. Bunlar için velâ mebhasine müracaat!.
(6) :VeliyyüTemir ile onun naipleri bulunan hâkimlerdir. Bunların velayetleri, birer velayeti âmmedir, diğerlerinin velâye.tleri ise birer velayeti hassadır. Velayeti âmme < sahipleri, veliyyi hâssi bulunmıyan herhangi kasırm niftâhına tevelîî edebilir.
166 - : Velayeti âmmeyi haiz olan zatın âkil, baliğ, hür olması lâzımdır. Nitekim mebhasi mahsusunda izah edilecektir. Nikâh hususunda velayeti hâssayı haiz olan zatın ise mirasa da ehil olması iktiza eder. Çünkü aralarında tevarüs carî olamıyacak kimseler arasında karabet iti-birile velayet mevcut olamaz.
Binaenaleyh bir müslim, bir gayri müslimeyi veya bir gayri müslim, bir müslimeyi aralarındaki karabete binaen velayeti hassa ile bir kimseye tezvic edemez.
Fakat bir müslim, hâiz olduğu velayet-i ammeye mebni bir gayri müslimeyi bir kimseye tezvic edebilir.
167 - : Nikâhta velayetlerin sırasile dereceleri nazara alınır, mukaddem derecede bulunan bir velî var iken muahhar derecedeki velî, nikâha mübaşeret edemez.
Meselâ : bir kasıranm oğlu ile babası veya babasile dedesi içtima etse velayeti nikâhı birinci takdirde oğluna, ikinci takdirde babasına ait olur. Çünkü bunlar, diğerlerini hacb, yani: mirastan kısmen veya tamamen mahrum ederler.
Şöyle ki : baba, terikeden südüs hissesile bakiyj aldığı halde oğul ile beraber bulunduğunda yalnız bir südüs hisse alır. Bu halde oğul, babayı kısmen hacb etmiş olur.
Kezalik : dede, baba gibi hissei irsiye aldığı halde baba ile içtima edince aalâ varis olmaz. Bu surette baba, dedeyi tamamen hacb etmiş olur.
Maamafih birinci takdirde oğulun mukaddem olması, îmamı âzam ile İmam Ebu Yusüfe göredir, tmam Muhammede göre baba, oğuldan mukaddenidir. Bu ihtilâftan kurtulmak için baba, nikâh akdini - bu husustaki salâhiyetini - oğluna havale etmelidir. Bedaî, Hindiye Dürri Muhtar.
« (İmam Mâlike göre velayeti nikâh hususnda oğul, babadan mukaddemdir, imam Şafiîye ve İmam Ahmedden bir kavle göre baba ve babanın ilânihaye babaları, oğuldan mukaddemdirler, imam Ahmedden diğer bir kavle göre oğul, babanın babasından mukaddemdir. İmam Ah-meden diğer bir rivayete göre kardeş dahi babanın babasından mukaddemdir. Müşarünileyhten dördüncü bir rivayete nazaran da kardeş ile babanın babası müsavidirler. Çünkü bunların karabet ve tâsîp itibarile mirasta müsavi olmaları, velayette de müsavi olmalarım mucib bulunmuştur. ETmuknî.)
(Zâhiriyyeye göre- bir kadının nikâh hususndaM velîsi, babası, kardeşleri, veya dedesile amcaları ve amcası oğullarıdır. Bunlar derecelerine göre velayeti haiz olurlar. Fakat bir kadının oğlu, kendisinin velîsi olamaz. Meğer ki ayni zamanda amcasının torunu olsun ve akriba arasında bu bakımdan yakini bulunmasın. ETmuhallâ.) [16]
164 - : Nikâhta velayet carîdir. Bazı kimseler, velayet altında bulunurlar. Bu velayet, ya karabete, ya mülk ile velâye veya hâkimiyete istinat eder. Velayeti haiz olan, yani: başkasının hakkında sözünü tenfize salahiyetli bulunan şahsa «velî» denir. CenıV. evliyadır. Müennesi «ve-îiyye», «veliyyat» dır. Velayet altında bulunan erkeğe «mevlî» kadına da «mevUyye» denilir. Kaza mebhasine de müracaat!
165 - : Nikâhta velayeti haiz olanlar sırasile şunlardır :
(1) : Binefsihî asabattan planlardır. Bunlar, irs ve hacb tertibi üzere şu dört mertebeye ayrılır :
Birinci mertebe : fürû, yani : oğullar ve ilânihaye oğulların oğulları ve bunların erkek torunları.
İkinci mertebe : usul, yani : babalar, babaların ilânihaye babalan, dedeleri.
üçüncü mertebe : Cüz'i eb, yani : ana baba bir erkek kardeşler, baba bir erkek kardeşler ve bunların bu tertip üzere ilânihaye oğullan:
Dördüncü mertebe : Cüz'i ced, yani : ana baba bir amcalar, baba bir amcalar ve bunların bu tertip üzere ilânihaye oğulan.
(2) : Rakabeye mâlik olanlardır. Bunlar, kölelerin ve cariyelerin mâlikleridir. Bunlara dair aşağıda tafsilât verilecektir.
(3) : Velâi ıtaka sahipleridir. Bunlar, azat edilmiş olan kölelerin ve cariyelerin mevlâlarıdır. Veya bu mevlâların asabei nesebiyyeleridir.
(4) : Binefsihî asabattan olmıyan bir kısım kariblerdir. Bunlar; şu tertip üzere bulunurlar : valdeler, kızlar, oğulun kızları, kızın kızları, r.ğulun oğulunun kızları, kızın kızının kızları, ananın anası, öz kız kardeşler, baba bir kız kardeşler, ana bir erkek ve kız kardeşler, sonra bunların evlâdı, daha sonra ammeler, dayılar, teyzeler, daha sonra amca kızları, amme ~ hala kızları.
Bazı zevata göre babanın anası, anadan mukaddemdir, bazı zevata göre de ondan muahhardır.
(5) : Velâi müvalât sahipleridir. Bunlar için velâ mebhasine müracaat!.
(6) :VeliyyüTemir ile onun naipleri bulunan hâkimlerdir. Bunların velayetleri, birer velayeti âmmedir, diğerlerinin velâye.tleri ise birer velayeti hassadır. Velayeti âmme < sahipleri, veliyyi hâssi bulunmıyan herhangi kasırm niftâhına tevelîî edebilir.
166 - : Velayeti âmmeyi haiz olan zatın âkil, baliğ, hür olması lâzımdır. Nitekim mebhasi mahsusunda izah edilecektir. Nikâh hususunda velayeti hâssayı haiz olan zatın ise mirasa da ehil olması iktiza eder. Çünkü aralarında tevarüs carî olamıyacak kimseler arasında karabet iti-birile velayet mevcut olamaz.
Binaenaleyh bir müslim, bir gayri müslimeyi veya bir gayri müslim, bir müslimeyi aralarındaki karabete binaen velayeti hassa ile bir kimseye tezvic edemez.
Fakat bir müslim, hâiz olduğu velayet-i ammeye mebni bir gayri müslimeyi bir kimseye tezvic edebilir.
167 - : Nikâhta velayetlerin sırasile dereceleri nazara alınır, mukaddem derecede bulunan bir velî var iken muahhar derecedeki velî, nikâha mübaşeret edemez.
Meselâ : bir kasıranm oğlu ile babası veya babasile dedesi içtima etse velayeti nikâhı birinci takdirde oğluna, ikinci takdirde babasına ait olur. Çünkü bunlar, diğerlerini hacb, yani: mirastan kısmen veya tamamen mahrum ederler.
Şöyle ki : baba, terikeden südüs hissesile bakiyj aldığı halde oğul ile beraber bulunduğunda yalnız bir südüs hisse alır. Bu halde oğul, babayı kısmen hacb etmiş olur.
Kezalik : dede, baba gibi hissei irsiye aldığı halde baba ile içtima edince aalâ varis olmaz. Bu surette baba, dedeyi tamamen hacb etmiş olur.
Maamafih birinci takdirde oğulun mukaddem olması, îmamı âzam ile İmam Ebu Yusüfe göredir, tmam Muhammede göre baba, oğuldan mukaddenidir. Bu ihtilâftan kurtulmak için baba, nikâh akdini - bu husustaki salâhiyetini - oğluna havale etmelidir. Bedaî, Hindiye Dürri Muhtar.
« (İmam Mâlike göre velayeti nikâh hususnda oğul, babadan mukaddemdir, imam Şafiîye ve İmam Ahmedden bir kavle göre baba ve babanın ilânihaye babaları, oğuldan mukaddemdirler, imam Ahmedden diğer bir kavle göre oğul, babanın babasından mukaddemdir. İmam Ah-meden diğer bir rivayete göre kardeş dahi babanın babasından mukaddemdir. Müşarünileyhten dördüncü bir rivayete nazaran da kardeş ile babanın babası müsavidirler. Çünkü bunların karabet ve tâsîp itibarile mirasta müsavi olmaları, velayette de müsavi olmalarım mucib bulunmuştur. ETmuknî.)
(Zâhiriyyeye göre- bir kadının nikâh hususndaM velîsi, babası, kardeşleri, veya dedesile amcaları ve amcası oğullarıdır. Bunlar derecelerine göre velayeti haiz olurlar. Fakat bir kadının oğlu, kendisinin velîsi olamaz. Meğer ki ayni zamanda amcasının torunu olsun ve akriba arasında bu bakımdan yakini bulunmasın. ETmuhallâ.) [16]
Konular
- Mecellenin Kaldırılması
- Akidlerde İtibar Maksad ve Mânâyadır; Elfaz ve Mebâniye Değildir.
- Yakın Şüphe İle Zail Olmaz.
- Bir Şeyin Bulunduğu Hal Üzere Kalması Asıldır.
- Kadîm Kıdemi Üzere Terk Olunur
- Zarar Kadîm Olmaz
- Beraati Zimmet Asıldır
- Arızî Sıfatlarda Aslolan Ademdir
- Bir Zamanda Sabit Olan Şey..
- Yeni Meydana Gelen Bir Olayın ..
- Kelâmda Aslolan Mânâ-yı Hakîkîdir
- Sarahat Karşısında Delâlete İtibar Yoktur
- Mevrid-i Nasda İçtihada Mesağ Yoktur
- Kıyasa Aykırı Olarak Sabit Olan Şey ..
- İctihadla İctihad Nakz Olunmaz
- Meşakkat Kolaylığı Celbeder
- Bir İş Daralınca Genişlemeye Yüz Tutar
- Zarar Ve Mukabele-i Bizzarar Yoktur
- Zarar İzâle Olunur
- Zaruretler Mahzurlu Şeyleri Mubah Kılar
- Zaruretler Kendi Miktarınca Takdir Olunur
- Bir Özür İçin Caiz Olan Şey ..
- Mâni' Zail Oldukta Memnît Avdet Eder
- Bir Zarar Kendi Misliyle İzale Olunmaz
- Zararı Âmmı Defi' İçin Zararı Hass İhtiyar Olunur
- Madde 21 = Geçersiz sebeple yapılan feshin sonuçları
- İSLAM VE MODERN HUKUK KARŞILAŞTIRILMASIYLA CEZA HUKUKUNA VE KISASA KISA BİR BAKIŞ
- İSLAM'DA İNSAN HAKLARI
- OSMANLI'DA MECELLE VE FRANSIZ MEDENİ KANUNUNU TARTIŞMALARI
- DÜNYADA HUKUK EĞİTİMİ VE AVUKATLIK STAJI