Mecelle
Mecelle
Avukatlık Kanunu Yönetmeliği
Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Kanunu Yönetmeliği
*
Resmi Gazete Tarihi: 19.06.2002
*
Resmi Gazete Sayısı: 24790
On Üç Bölümde İncelenecektir..
Ticaret Mahkemesi - Davaları
Alacak - Nispi Harç
Alacak (Acentalık Sözleşmesinden Kaynaklanan) - Nispi Harç
Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) - Nispi Harç
Alacak (Cari Hesap veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) - Nispi Harç
Alacak (Çatmadan Kaynaklanan) - Nispi Harç
Alacak (Donatma İştirakinden Kaynaklanan) - Nispi Harç
Alacak (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan) - Nispi Harç
Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) - Nispi Harç
Alacak (Finansal Kiralamadan Kaynaklanan) - Nispi Harç
5. MOĞOL İSTİLÂSINDAN MECELLE'YE KADAR
Beşinci Bölüm
MOĞOL İSTİLÂSINDAN MECELLE'YE KADAR
(Fıkhın Gerileme Çağı)
A- SİYÂSÎ DURUM
B- BU DEVİRDE İCTİHAD ve FIKIH
C- ADLÎ TEŞKİLÂT ve KAZA
1- Anadolu Beyliklerinde
2- İlhanlılarda
3- Karakoyunlu ve Akkoyunlularda
4- Memlûklerde
5- Osmanlılarda
D- HÜKÜM KAYNAKLARI
1- Kanunnâmeler
2- Fıkıh ve Fetvâ Kitapları
E- BAŞLICA FIKIH BİLGİNLERİ ve ESERLERİ
1- İbn el-Hâcîb
2- İbn Abdisselâm
3- Ebû-Şâme
4- el-Karâfî
5- İbn Dakîkı'l-Iyd
6- Ebu'l-Berekât en-Nesefî
7- İbn er-Rif'a
8- et-Tûfî
9- İbn Ruşeyd
Sarih Île Kinayenin Mahiyetleki Ve Hükümleri :
Sarih Île Kinayenin Mahiyetleki Ve Hükümleri :
326 -: Sarih, kendisinden, kasdedilen mânâ, çokça istimalinden dolayı tamamile zahir olan lâfızdır. Böyle sarih bir lâfız, hakikat olacağı gibi mecaz da olabilir. Meselâ: bey, icare, hibe, vakıf sözleri sarihtir. Bunlardan hangi biri söylense onunla ne kasd edildiği karineye muhtaç olmaksızın anlaşılır. Bunlar, birer hakikati ger'iyye olarak istimal olunur.
Beyanın Nevileri :
Beyanın Nevileri :
351 -: Beyan, lügatte ilâm izhar, tebyin demektir. îlmi usulde: bir sözden veya filden maksat ne olduğunu o söze, o fi'le müteallik bir söz veya fî'l ile izhar ve i'lam etmekten ibarettir.- Beyan, bir nevi delildir, muradı müsbittir ve berveçhiâti beş nev'e münkasimdir:
KAYNAKLAR
El-Abbâdî: Ebû-Âsım Muhammed b. Ahmed (v. 458/1066),
Tabaqâtü'l-fukahâi'-ş-şâfi'iyye, Leiden, 1964.
Abdurrahman Şeref (v. 1925),
Târîh-i Devlet-i Osmâniyye, İst. 1309.
el-Aclûnî: İsmâîl b. Muhammed (v. 1162/1759),
Keşfü'l-hafâ ve müzîlü'l-ilbâs..., Mısır, 1351.
Adam Metz,
el-Hadâratü'l-islâmiyye fi'l-karni'r-râbi'i'l-hicrî, trc. Ebû-Rîde, 4. B. Beyrut, 1967.
A. Emin: Ahmed Emîn (v. 1954),
Duha'l-islâm, 6. B., Kahire, 1960.
Fecru'l-islâm, 6. B., Kahire, 1964.
Zuhru'l-islâm, Kahire, 1968.
A. Hilmi: Ahmed Hilmî,
C- İSRAİL HUKUKU
C- İSRAİL HUKUKU:
1- İsrail Hukukunun Kaynakları:
Kaynaklar bakımından İsrail Hukuku iki devreye ayrılır:
a) Birinci devre: Kudüs'ün Romalılar tarafından tahribine kadar (M. 70) devam eder. Bu devrede kaynak Mukaddes Kitabın birkaç bölümü (sifri) ile an'anelerdir. Muhtevâ ise: Ceza hukukuna ait bazı hükümler, mukavelelerin ihlâline dair bazı kaideler, evlenmeye mahsus bir takım ihtar ve yasaklar, âilenin teşekkülü ve idaresine ait bazı esaslardan ibarettir.
Bir Özür İçin Caiz Olan Şey ..
22. Bir Özür İçin Caiz Olan Şey, O Özrün Zeva Liyle Bâtıl Olur, (Hükümsüz Kalır)
Önce caiz olmayan, fakat bir özürden dolayı caiz olan şey, mevcut özrün ortadan kalkmasıyla hükümsüz kalır. Meselâ:
a) Vücudundaki bir hastalıktan dolayı su kullanamayan kimse, bu özründen dolayı teyemmüm eder.. Ama mevcut has¬talığın giderilmesiyle özür kalkmış olacağından artık su ile ab-dest alınır; teyemmüm edilmez.
Akidlerde İtibar Maksad ve Mânâyadır; Elfaz ve Mebâniye Değildir.
2. Akidlerde İtibar Maksad ve Mânâyadır; Elfaz ve Mebâniye Değildir.
Yapılan bir akidde ,kasdedilen mânâ başka, lâfız da baş¬ka olursa, itibar mânâyadır. Meselâ:
a) Beş gram altını 4,5 gram altınla değiştirme muamelesi «beyi' aiım-satım» ismi altında cereyan etse bile bu, mânâ yö¬nünden «ribâ-fâiz» muamelesine girdiğinden caiz değildir.
KARMA İNDEKS
KARMA İNDEKS
A
Abâdile 106
Abbâs (Hz.) 114, 135
Abbâsîler 16, 17, 152, 155, 156, 159, 162, 163, 172, 214, 220, 229, 235, 238, 245, 246
Abdu'l-Vâhid b. İsmâil er-Rûyânî 253
Abdu'l-Vâris b. Saîd 158
Abdulâzîz Amir 331
Abdulhamîd b. Abdullah 100
Abdulkadir Ûdeh 329
Abdulkerîm Zeydân 47, 331
Abdullah b. Abbâs 145, 154
Abdullah b. Abdilhakemi'l-Mısrî 206
Abdullah b. Ahmed el-Kaffâlu's-Sağîr 252
Abdullah b. Amr 107, 151
Abdullah b. Cahş 80
Abdullah b. Ebî Kuhâfe Osmân et-Teymî 111
Abdullah b. Ebî Serh 124
Abdullah b. Ebî Yezîd 146
Meşakkat Kolaylığı Celbeder
16. Meşakkat Kolaylığı Celbeder.
Güçlük kolaylığa, sıkıntı genişliğe yol açar: Darlık vaktin¬de genişlik gösterilmek gerekir. Faizsiz ödeme, havale, hicir gibi birçok fıkhı mes'eleler bu asıl kaideye göre hükme bağ¬lanır.
Kolaylığı celbeden meşakkatin tahfif sebebleri yedidir:
1. Yolculuk..
2, Hastalık..
3, İkrah (Zorlama)
Bölge idare mahkemelerinin görev alanına giren uyuşmazlıklar
Bölge idare mahkemeleri :
a- Yargı çevresindeki idare ve vergi mahkemelerinde tek hakim tarafından verilen kararlar ile yasada sayılan bazı heyet kararlarını (86. soruya bakın) itiraz üzerine inceler ve kesin olarak hükme bağlar. (2576/8-a)
b- Yargı çevresindeki idare ve vergi mahkemeleri arasında çıkan görev ve yetki uyuşmazlıklarını kesin karara bağlar, (2576/8-b)